zülfü livaneli

mutluluk ve engereğin gözündeki kamaşma kitapları muhteşemdir. sonra mutluluk romanı filme çekildi, filmi de nefis olmuştu. (bkz: mutluluk) (bkz: engereğin gözündeki kamaşma)

otobüs müziğinin üstüne tanımam beeeeeeeee ulan efkarlandık yöne saat 3 daha aq

(bkz: leyla'nın evi) isimli eserini okumuştum gerçekten güzel bir kitaptı.

1997 ankara konseri ile türkiye rekoruna sahip sanatçı ve eski milletvekili. 2005 yılında düzenlenen chp olağanüstü kongresinden sonra şu sözleri söyleyerek istifa etmesi chp'nin bugünkü halini ortaya koyar niteliktedir. "chp yönetimi, atatürk'ün laik, devrimci, halkçı, çağdaş ve reformcu çizgisini 21. yüzyıla taşıyamadığı için ülkemizi içinden çıkılması güç bir siyasi karmaşaya sürükledi. bu büyük tarihsel ve siyasi kaymayı engelleyebilmek ve chp'yi özündeki devrimci, reformcu ilkelere tekrar kavuşturabilmek için, parti içinde her düzeyde büyük çaba harcadım. ama ne yazık ki bu çabalar da diğerleri gibi sonuçsuz kaldı. partideki muhalif fikir ve kişileri yok etme alışkanlığı, bu kurultaydan sonra da bir kıyıma dönüşerek devam ediyor. chp içinde kalarak mücadele etme yolları artık tükendi. parti, örneği görülmemiş bir şekilde antidemokratik ve oligarşik bir yapıya dönüştürüldü."

(bkz: karlı kayın ormanı ) (bkz: gözlerin ) (bkz: kan çiçekleri) (bkz: yiğidim aslanım ) (bkz: nefesim nefesine) (bkz: güneş topla benim için) gibi şarkıların (bkz: serenad) (bkz: kardeşimin hikayesi) (bkz: mutluluk) gibi kitapların (bkz: veda) (bkz: mutluluk ) gibi filmlerin sahibi olan değerli sanatçımızdır. mutluluk filmi kitaptan senaryolaştırılmıştır.

güneş topla bizim için. şu videoyu izleyip tüyleri diken diken olmayan,duygulanmayan var mıdır acaba ?

şarkılarıyla büyüdüğüm sanatçımız.her pazar günü babamın dinlediği zülfü livaneli şarkılarıyla uyanırdık.kendisi bir o kadar da iyi bir yazardır; (bkz: kardeşimin hikayesi) (bkz: serenad)

zamanında erdoğan ile girdiği ibb başkanlık seçimini kaybetmiş ve tayyip'in ülkenin başına bela olmasında önemli rol oynamıştır. çünkü o dönem türkiye solu müthiş parçalanmış fakat adaylar yerelde tarafları kendi seçim bölgelerinde birleştirmeyi başarmıştı. livaneli bunu yapmamıştır.

güneş topla benim için

sanattaki 50. yılı için özel bir albüm hazırlanmış. tam 50 sanatçı,50 eseri seslendirmiş. kısa bir teaser.

bu adamın yaptığı her işe aşığım. hepsi ayrı titizlikte ve güzellikte. hayran olmamak elde degil

"birçokları kendi çocuğu olmadığı sürece bütün çocukları 'öldürülebilir nesneler' olarak görüyor. devletler, hükümetler, ordular, terör örgütleri durmadan çocuk öldürüyor. ne çok isterdim tek bi çocuğun ahının koskoca devletlerini tuzla buz etmesini, orduları bozmasını, ölüm kusan savaş uçaklarını düşürmesini. ama elimizden bir şey gelmiyor. kahrolarak yaşıyoruz. benim tek pusulam vicdandır. vicdanı olmayan her insan nazi'dir."

''haklı olanı güçlü kılamadığımız için güçlü olanı haklı kılıyoruz.'' - serenad

"geceleyin gökyüzünden canım, güneş topla benim için.." sürekli dinlediğim halde bıkkınlık vermeyen ender şarkılardan biridir.

"gün olur" diyorum ve uzaklaşıyorum

çok sevdiğim bir yazardir hatta takip ettigim sayılı turk yazarlardan sanatçi kişiliğini de seviyorum sadece yazilarinda yanli oldugunu vurguluyor her seferinde

"ne kadar görmezden gelirsek gelelim, bu kültür yozlaşması yüzümüze ayna tutacak! şiddet eğilimi taşıyan gençlerin içinde yaşadığı ortamı düşünün: küçük yaştan başlayan, "sen erkeksin, sen yiğitsin", "hadi göster oğlum pipini", "hadi bir küfür et amcana" sapıklıkları, kadınlara marazi bir tutku ve öfke karışımıyla bakan yaban bir erkek dünyası, nezakete, insancıllığa, kültüre hiç önem vermeyen, hatta bu değerleri aşağılayan nihilist bir ortam."

adamın dibi. on parmağında on marifet. seviliyorsun adaaam :)

"huzursuzluk" romanını okuduktan sonra bu dünyada ne küçük dertlerim varmış dedirtti.

yetenekli adam. besteleri ve kitaplari guzeldir.

"aramızdaki temel fark ne, biliyor musun? sen insanlara baktığın zaman üniformalar, bayraklar ve din görüyorsun!" "peki, sen ne görüyorsun bakalım?" "insan, sadece insan. seven, acı ceken, acıkan, üşüyen, korkan bir insan."

serenad'ı daha okumadınız mı? bence şimdi gidin alın. ...

sevdiğim bi yazar.şu ana kadar 3 kitabını okudum.

aklıma direkt karlı kayın ormanın da şiiri geliyor

mükemmel bir detay. şiddetle okumanızı tavsiye ederim

çoook küçükken leyla'nın evi adında bir romanını okumuştum konusunu hatırlamıyorum sadece güzeldi

büyük adam be. tanışırız umarım

kardeşimin hikayesi kitabını okumuştum çok güzeldi

her insan bedeninin çürüyeceğini bilir ve bundan korkar. ama çoğunun ruhu bedeninden önce çürür; nedense bundan kimse korkmaz. (bkz: ruh ve beden)

"uçakların icadı zweig'ın neslini çok heyecanlandırmış, dünyada savaşların sonunun geldiğine inandırmıştı. uçaklar havadan uçtuğuna göre sınır falan tanımazdı ki. dolayısıyla sınırlar yok olacak, barış gelecekti. ama o nesil birkaç yıl sonra uçakların gökten bomba yağdırarak avrupa'yı yıktığını görmenin şokunu yaşamıştı."

konstantiniyye oteli ve serenad konu kurgu bakımından en sevdiğim 2 kitabıdır. kardeşimin hikayesi nedense tahmin edilebilir ve zorlama gelmişti bana. üslubunu biraz basit bulurum ama yine de kitaplarının ilginç bir cazibesi var. kendini okutuyor yani.

gökyüzünde yeryüzünde gün doğdu mu her gün ilk gün her gün aydınlıktır yoksa ümit her şey loş karanlıktır yar gurbette can yürekte bir kafeste ne amansız sonsuz ayrılıktır geçmez zaman her gece hep aynıdır (bkz: sürgün- zülfü livaneli)

Ada.. '' Dünyayı güzellik kurtaracak Bir insanı sevmekle başlayacak her şey ''

Serenad efsane bir şeydi. Okurken hiç bitmesin istedim.

Selahattin Demirtaş sevicidir. Öyle ki kimi zaman Selahattin diye hitap eder. Konstanniyye Oteli kitabında Türkiye’nin milli meselesi olan sözde Ermeni soykırımını bir tarihçi(!) edasıyla ele alır ve peşinen kabul eder. Huzursuzluk kitabında Ypg güzellemesi yapar.Ezidilerin kurtarıcısı gözüyle bakar. TSK’nın operasyonlarında barış çığırtkanlığı yapar ama Emparyel güçlerin maşası ypgye tek bir laf edemez. En son olarak da çok sevdiği Selahattin’i edebiyatımızın usta yazarları arasına sokmuştur. Ama hangi edebiyat olduğunu söylememiştir. Yahu bu edebiyatın bir ismi yok mu ? Rus edebiyatı , İngiliz edebiyatı ? Türk edebiyatı diyemedi mi yoksa o tivitte. Türk’e alerjisi olan sözde aydınlardan sadece biridir bunlardan çok var bu topraklarda bir de Atatürkçü geçinmiyorlar mı söylenecek hiçbir söz bırakmıyorlar. Bu terörist seviciyi okumayalım , okutmayalım .

selahattin demirtaş övgüsünden ve onu edebiyat‘ın, barış‘ın mihenktaşı saymasından bağımsız, çok kötü bir yazar olduğunu düşünüyorum. bir çeşit, tatlı su muhalifi. ve bana dokunmayan yılan bin yaşasın‘ın modern versiyonu. bir aydının görevi, toplumu aydınlatmaktır. soytarılık değil. işin kötüsü, livaneli ne aydın ne de soytarıdır. arada sıkışıp kalmış, toplumsal aksaklıkların gerçek nedenini bir kere bile söylemeyen insandır. toplumsal aksaklıkların nedeni ne mi? yoksulluktur. bu yüzden, değil aydın bir insan, vicdan sahibi her bir beden yoksullukla savaşmak zorundadır. ancak livaneli gibi modern aydınlar yoksullukla mücadele etmek yerine, sadece kendi rahatlarını düşünürler. arada bir de aptal kitlelerini konsolide etmek için sivri çıkış yaparlar. hepsi bu.

pkk’nın medya organına röportaj veren bir şuursuzdur. tık bunu bilmeden yapması gibi bi ihtimal yok, bilerek yaptığı için de adilikten başka bir şey değil. şimdi burada kendisine sayıp sövsem bazıları çıkıp “sanat sepet ya sanatçı ya” diye zırvalayacak. sokarım ulan böyle sanatçıya da onun sanatına da. delirttiniz iyice çileden çıkardınız bu milleti. alayınızın köküne kibrit suyu.